DÖRDÜNCÜ S.O.S.MUNZUR ÖDÜLLERİ VERİLDİ.

Dersim coğrafyasında farkındalık yaratanlara verilen S.O.S.Munzur ödülleri sahiplerini buldu. Dördüncüsü verilen S.O.S.Munzur ödüllerini bu yıl Seyhan Yürek ve Hasan Hüseyin Makal aldılar.

SEYHAN YÜREK, 2011 yılında Dersim coğrafyasında çok önemli flora çalışmalarına tanıklık ettiğimizde, yakın zamanda kamuoyuna açıklanacak iki önemli yeni bitki türünün ve Dersim bölgesi için yeni olacak yüzlerce bitki kaydının oluşmasında bilim insanlarına yol gösteren isimsiz kahramanların azımsanmayacak çabaları oldu.

2011 yılında düzenlediğimiz doğa ağırlıklı fotoğraf yarışmasında Seyhan Yürek’i tanıdık. İlk başlarda yaptıklarına inanamamıştık, aradan iki yıl geçti ve biz halen kendisini takip etmenin şaşkınlığı içindeyiz.

Seyhan Yürek İzmit doğumlu, eşi Ovacıklı bu yüzden ilkbaharda Dersime gelip Ekim ayının sonuna kadar Ovacıkta kalıyor. Ovacıkta kaldığı bu süre içinde sürekli bitki ve yaban hayatıyla ilgili kayıtlar tutuyor. Bu sadece fotoğraf çekme falanda değil, çektiği fotoğrafları Türkiyede bu alandaki en önemli tartışma forumlarında, doğa dostları ve bilim insanlarının dikkatine sunuyor.

Yaptığı çalışmalar çok sayıda insanın dikkatini çekmesini bildi. Türkiyenin en küçük memelisi olan böcekçili ve siyah sincapı belgelemesi, sadece Dersim için değil Türkiye yaban hayatı içinde başlı başına bir olay.

DÖRDÜNCÜ S.O.S.MUNZUR ÖDÜLLERİ VERİLDİ_ SEYHAN YÜREK (1) DÖRDÜNCÜ S.O.S.MUNZUR ÖDÜLLERİ VERİLDİ_ SEYHAN YÜREK (3) DÖRDÜNCÜ S.O.S.MUNZUR ÖDÜLLERİ VERİLDİ_ SEYHAN YÜREK (2)

Çok sayıda memeli türüne ek olarak, Minik Zümrüt kelebek türü başta olmak üzere yüze yakın kelebek türleriyle beraber 103 kuş türünü belgelemesi çok kişinin dikkatini çekti, bir Dersimlilerin, özellikle baraj ve maden aramalarından dolayı tehlike altındaki Ovacıklıların dikkatini çekmedi.

DÖRDÜNCÜ S.O.S.MUNZUR ÖDÜLLERİ VERİLDİ_ SEYHAN YÜREK (4)DÖRDÜNCÜ S.O.S.MUNZUR ÖDÜLLERİ VERİLDİ_ SEYHAN YÜREK (5) DÖRDÜNCÜ S.O.S.MUNZUR ÖDÜLLERİ VERİLDİ_ SEYHAN YÜREK (6) DÖRDÜNCÜ S.O.S.MUNZUR ÖDÜLLERİ VERİLDİ_ SEYHAN YÜREK (10) DÖRDÜNCÜ S.O.S.MUNZUR ÖDÜLLERİ VERİLDİ_ SEYHAN YÜREK (9) DÖRDÜNCÜ S.O.S.MUNZUR ÖDÜLLERİ VERİLDİ_ SEYHAN YÜREK (8) DÖRDÜNCÜ S.O.S.MUNZUR ÖDÜLLERİ VERİLDİ_ SEYHAN YÜREK (7)

Yaptığı çalışmalardan dolayı bilim insanları ve doğa dostları Ovacığa gelip çalışmalarını yakından görüp, kendisiyle bu muhteşem coğrafyayı gözlemlediler. Şu an çok büyük sıkıntıda olan ve gelecekte yok olma tehlikesi içinde bulunan Ovacık halkı keşke Seyhan Yürek’in çalışmalarını takip eden ve bizzat Dersime gelen bilim insanlarına biraz ilgi gösterip birlikte çalışsalardı. Bilim insanlarının ve araştırmacıların Dersime gelmesi ne kadar önemli ise, çevre mücadelesi yapanların habersiz olmalarıda o kadar üzücü oldu.

DÖRDÜNCÜ S.O.S.MUNZUR ÖDÜLLERİ VERİLDİ_ SEYHAN YÜREK (11) DÖRDÜNCÜ S.O.S.MUNZUR ÖDÜLLERİ VERİLDİ_ SEYHAN YÜREK (15) DÖRDÜNCÜ S.O.S.MUNZUR ÖDÜLLERİ VERİLDİ_ SEYHAN YÜREK (14) DÖRDÜNCÜ S.O.S.MUNZUR ÖDÜLLERİ VERİLDİ_ SEYHAN YÜREK (13) DÖRDÜNCÜ S.O.S.MUNZUR ÖDÜLLERİ VERİLDİ_ SEYHAN YÜREK (12)DÖRDÜNCÜ S.O.S.MUNZUR ÖDÜLLERİ VERİLDİ_ SEYHAN YÜREK (16)

Yaptığı çalışmalardan dolayı ortaya devasa bir zenginlik ve belgeler çıktı. Başta Ovacıklılar ve Dersimliler olarak yaptığı çalışmaları anlayabilirsek şu an için çevre için oluşan tehlikelerden birazda olsa uzaklaşabiliriz.

Seyhan Yürek Dersim flora ve faunası için en önemli çalışmalardan birini çok büyük özveri ve bir o kadarda yalnızlıklar içinde ortaya çıkardı. Bize sunduğu büyük hazine için kendisine sonsuz teşekkür ediyoruz. Seyhan Yürek’i anlatmak çok zor, kendisini daha iyi anlıyacağımızı umduğumuz, çalışmalarının çok az bölümününde yer aldığı kendi ifadelerini kamuoyunun dikkatine sunuyoruz.

Doğma büyüme İzmit merkezliyim, ailem annem ve babam ikisi de Bulgaristan muhacırıdır. Ailem 1900’lü yılların başında göç edenlerden. Benim ailem muhacir alevilerden, belki de onun için bu kadar çok seviyor, kendime çok yakın hissediyorum Dersimi. Çok istediğim halde malesef ortaokuldan sonra okula devam edemedim.

Eşimle öğretmenliği dolayısıyla İzmit’te tanışıp evlendik. Uzun seneler köylerde gezdik, kızımız ortaokula gitmek zorunda olunca kasabaya inebildik ancak. Şehirde doğdum ama köyde büyüdüm diyorum bunun içinde, evlendiğim ilk yıllar dört beş sene üst üste yaz aylarında eşimin ailesini ziyaret etmek için Ovacık Güneykonak Köyüne geldik. Çocuklar çok küçüktü, yokluklar devriydi, elektrik ve su hiçbiri yoktu, ateşte yemek yapılıyordu. Bende ateş yakmayı bilmiyordum onun için pek bir şey anlayamadım ama bu güzel dağları ve suları unutmak mümkün değil tabi.

35 yıl aradan sonra yazı geçirmek için geldiğimizde kiralık ev bulamayınca seneye ev yapalım diye düşünerek geriye döndüm tatilden. Sonrası malum ertesi sene ev yaptık. Evi yaparken binden fazla meşe palamudu ektik bahçemize, büyüsünler küçük bir koru oluştursunlar ve kuşlar gelsin bahçemize istedik. Ertesi sene köy yolunda yaralı bir kuş buldum, eve getirdim ve o sene bağlandığımız internetten araştırdım. O kuş bir balıkçıl imiş. Şimdi geldiğim yere, katettiğim yola bakınca bende şaşırıyorum gerçekten. Kuşları merak ederek başladığım ilgi kelebeklere yöneldi sonra memelilere ve sürüngenlere en son olarakta çiçeklere. Buda siz „sos munzur“un sayesinde tabii.

Başka yerlerde az bulunan kelebekler için Türkiye’nin çeşitli yerlerinden arkadaşlar gelmeye başladı artık. Adameros kelebek sitesinin kurucusu Prof. Zeynel Cebeci ve arkadaşları „archon apollinaris“ için gelmişlerdi, onların tarifleriyle tırtılını bulup çekmiştim. Bu kaydın Türkiye’de ilk olması lazım.

Prof. Bayram Göçmen ve asistanları engerek yılanı için gelmişlerdi. Biraz erken gelmişlerdi galiba Mayıs üç gibiydi bulamadılar. Ama ben onlarla gezerken „Minik Zümrüt“ diye bir kelebek bulup çekmiştim. Türkiye’nin en az görülebilen kelebeği imiş sanırım.

Memelililer konusunda araştırmacı Doç. Ebru Diker ve eşi WWF Türkiye Vakfında araştırmacı olan Halim Diker bu yaz geldiler ziyaretimize. Benim 3 yıl önce Türkiye’de ilk kez fotoğrafladığım Siyah Sincabı görmek istediler ama kısmet olmadı. Bende onlara kedimin yakaladığı ve alkole koyarak sakladığım böcekçilleri teslim ettim. Daha önceden çekerek Tramem sitesine yüklediğim fotoğrafları, ölü de olsalar Türkiye’nin en küçük memeli türü olan ve ülke çapında Tramem sitesine yüklenen ilk Suncus Etruscus Böcekçili fotoğrafları oldu.

Yine bu yaz Prof. Olcay Yeğin ve eşi Gülten Yeğin misafirimiz oldular. Bir Tıp Profesörü olan Olcay Bey kelebekler konusunda çok bilgili ve başarılı. Burada çektiği fotoğraflar sayesinde Adameros sitesinde Tunceli en çok tür yüklenen iller listesinde üst sıralara yükseldi.

Kuşlar konusunda resmi olarak 103 tür ekledim Trakuş sitesine ama aslında çektiğim tür sayısı daha fazla. Ne yazık ki yanlışlıkla asılları silinenleri yükleyemiyorum siteye.

Memelilerde altı tür ekledim Tramem sitesine. Memelileri fotoğraflamak çok zor, kendilerini saklamak konusunda çok iyiler, ancak fotokapanla fotoğraflanabiliyorlar. Ben malesef bu konuda henüz başarılı olamadım.

Kelebekler konusunda Tunceli’den 100 civarında tür yükledim Trakel sitesine.

Şimdiye kadar yapabildiklerim bunlar. Hala hergün makinemi alıp çevre gezisine çıkıyorum. Kendimi geliştirmeye çalışıyorum. Bu yıl Macro lens kullanmaya alışmayı deniyorum. Eşimle kapımız doğa konusundaki tüm araştırmacılara açık. Arabamız olmadığı için yaylalara rahatlıkla gidip çekimler yapamıyorum, Tunceli çevresindeki doğanın hala yeni keşiflere müsait olduğunu düşünüyorum. 60 yaşından sonra başladığım bu hobim benim için çok önemli, sağlığım müsade ettiği sürece devam etmek istiyorum.

İyi Dileklerimle,

Seyhan Yürek

Ekim 2013

HASAN HÜSEYİN MAKAL, Dördüncüsü verilen S.O.S.Munzur ödüllerinin bir diğer sahibi oldu. 2011 yılında Dersim coğrafyasında çok önemli flora çalışmalarına tanıklık ettiğimizde, yakın zamanda kamuoyuna açıklanacak iki önemli yeni bitki türünün ve Dersim bölgesi için yeni olacak yüzlerce bitki kaydının oluşmasında bilim insanlarına yol gösteren isimsiz kahramanların azımsanmayacak çabaları oldu.

Türkiye florasına büyük katkılar sunan Prof. Dr. Turhan Baytop geçmişte yapılan zorlu çalışmaları anlattığında her zaman şöförü Seyit Ünsal’ı katkılarından dolayı saygıyla anardı, çünkü Seyit Ünsal nerde bir bitki görse Prof. Dr. Turhan Baytop’a getirir, hocada bunları kaydedermiş. Buna benzer bir örneği bizler 2011 ve 2013 yıllarında Hasan Hüseyin Makal’la yaşadık. Tunceli Üniversitesinden hocalarımızın arazi çalışmalarına eşlik etmesi için görevlendirilmişti. Bu çalışmaların hemen ilk saatlerinde özellikle Viyana Doğa Tarihi Müzesi botanik bölümü müdürü Dr. Ernst Vitek’in dikkatini çekmişti.

DÖRDÜNCÜ S.O.S.MUNZUR ÖDÜLLERİ VERİLDİ_ HASAN HÜSEYİN MAKAL (1) DÖRDÜNCÜ S.O.S.MUNZUR ÖDÜLLERİ VERİLDİ_ HASAN HÜSEYİN MAKAL (5) DÖRDÜNCÜ S.O.S.MUNZUR ÖDÜLLERİ VERİLDİ_ HASAN HÜSEYİN MAKAL (4) DÖRDÜNCÜ S.O.S.MUNZUR ÖDÜLLERİ VERİLDİ_ HASAN HÜSEYİN MAKAL (3) DÖRDÜNCÜ S.O.S.MUNZUR ÖDÜLLERİ VERİLDİ_ HASAN HÜSEYİN MAKAL (2)

Nerde bir bitki görse, sürekli bilgiler veriyor olmasıyla beraber özellikle halkın kullanım yöntemleriyle ilgili anlatımları çok farklıydı, sanki tarihin bir kenarına not edilmiş gün yüzüne çıkmak için anı bekleyen eşsiz bilgilerdi.

DÖRDÜNCÜ S.O.S.MUNZUR ÖDÜLLERİ VERİLDİ_ HASAN HÜSEYİN MAKAL (6)

2011 yılında çok önemli bitki çalışması yapıldı, bunda Sn. Makal’ın katkısı önemli bir yer tuttu. Viyana Doğa Tarihi Müzesi her yıl, yaptıkları çalışmalar ile ilgili yıllık çıkarıyor, 2011 yıllığında işbirliği yaptıkları Tunceli Üniversitesiyle ilgili yapılan bu çalışmaları yıllıklarına taşıdılar. Bunda özellikle Tunceli Üniversitesine ve bu çalışmadaki katkısından dolayı Sn. Makal’a özel bir yer ayırdılar. Viyana Doğa Tarihi Müzesi flora konusunda şu an dünyadaki en önemli ilk üç müzeden biri olması ve Dersimde yapılan 2011 yılındaki bu değerli çalışmada Hasan Hüseyin Makal’a özel bir teşekkür etmeleri bizim için önemliydi. Gelelim 2013 yılına, Viyana Doğa Tarihi Müzesi botanik bölümü müdürü Dr. Ernst Vitek Haziran ayında tekrar Dersime geldi. Tunceli Üniversitesinden Yrd.Doç.Dr. Ebru Yüce’nin  bu yılki çalışmalarda Hasan Hüseyin Makal’ında bulunacağı bilgisini vermesi bizler için güzel haber olmuştu. Bu yılki gezide kendisini Dr. Vitek’in referansıyla bir başka gözle izledik, gerçekten her anımızda bütün çalışmanın içinde oldu. Çok önemli katkılarından sadece küçük bir örnek verilirse Hasan Hüseyin Makal’ın doğayı korumak için yaptıkları daha iyi anlaşılır. Markasor yani Dokuzkayalar ile Haskar deresi arasında HES projesi var ve burda doğayı katledecek firmanın ÇED raporlarında florayla ilgili çok eksik bilgiler bulunmakta. En basiti Tunceli sarmısağı diye bilinen endemik türü HES’i yapacak firma kayıt altına almamış. Bu yılki çalışmalarımızda her zaman olduğu gibi yine adeta zamana karşı yarıştık, bu bölgede başta sarmısak olmak üzere mutlaka bazı türleri kayıt altına almamız gerekiyordu, Hasan Hüseyin Makal hem arabayı sürüyor hemde hepimizin yaptığı gibi çevreyi bitki konusunda kontrol ediyordu, nihayet Markasor köprüsüne yakın yerde sarmısağın izini bulmuştu.DÖRDÜNCÜ S.O.S.MUNZUR ÖDÜLLERİ VERİLDİ_ HASAN HÜSEYİN MAKAL (12) DÖRDÜNCÜ S.O.S.MUNZUR ÖDÜLLERİ VERİLDİ_ HASAN HÜSEYİN MAKAL (13) DÖRDÜNCÜ S.O.S.MUNZUR ÖDÜLLERİ VERİLDİ_ HASAN HÜSEYİN MAKAL (14)

Bu alanda bir kaç saat içinde başta sarmısak olmak üzere çok sayıda bitki türü topladık, bir anlamda kar hırsı için bu kadar zengin vadiyi yok etmeyi kafalarına koyanlar için çok önemli kayıtları sayesinde gerçekleştirdik. Özellikle Markasor ile Haskar arasındaki köylüler başta olmak üzere Dersimliler olarak kendisine çok teşekkür ediyoruz, çünkü tüm Dersim coğrafyasında, 2011 ve 2013 yıllarındaki çalışmalarımızda önemli kayıtlara ulaşmamızda emeği çok fazla oldu.DÖRDÜNCÜ S.O.S.MUNZUR ÖDÜLLERİ VERİLDİ_ HASAN HÜSEYİN MAKAL (7)     DÖRDÜNCÜ S.O.S.MUNZUR ÖDÜLLERİ VERİLDİ_ HASAN HÜSEYİN MAKAL (11) DÖRDÜNCÜ S.O.S.MUNZUR ÖDÜLLERİ VERİLDİ_ HASAN HÜSEYİN MAKAL (10) DÖRDÜNCÜ S.O.S.MUNZUR ÖDÜLLERİ VERİLDİ_ HASAN HÜSEYİN MAKAL (9) DÖRDÜNCÜ S.O.S.MUNZUR ÖDÜLLERİ VERİLDİ_ HASAN HÜSEYİN MAKAL (8)DÖRDÜNCÜ S.O.S.MUNZUR ÖDÜLLERİ VERİLDİ_ HASAN HÜSEYİN MAKAL (15)

Ekim 2013